Sosyal Sorumluluk Günleri

Küçük Adımlar, Büyük Değişimler!

İyi eğitimli, kendini geliştirmiş, özgüvenli, sorumluluk sahibi, bilinçli bireyler hem kendilerine hem topluma katkı sağlayabilir.

Bir insana yapılan tüm yatırım, eğitim ve öğrenim imkanları ancak doğru davranış ve iyi insan olma özellikleriyle bir araya geldiğinde maksimize olur, bütünlük sağlar. Öğrencilerimizin topluma yararlı bireyler olmaları için kişisel ve akademik gelişimlerini desteklemek, okulda ve hayatın tüm alanlarında doğru davranmaya ve iyi insan olmaya teşvik etmek yeni kurum projemizin en önemli hedeflerinden biri.

“Beraber Büyürken İnsan Olmanın Anlamını Keşfet!” sloganıyla dile getirdiğimiz bu hedefimiz doğrultusunda öğrencilerimizin iş birliği ve dayanışmayı içselleştiren sorumluluk duygusunu deneyimlemelerini ve günlük hayatın bir parçası haline getirmelerini sağlamak ve topluma, çevreye ve dünyaya karşı duyarlılıklarını artırmak için 10. sınıflar için birinci sömestirin son haftasında “Sosyal Sorumluluk Günleri”ni organize ettik. 

Öğrenciler 3 gün boyunca tercih ettikleri STK, dernek, ilkokul, huzurevi gibi kurumların yardım çalışmalarına katılarak belki de hayatlarının en anlamlı tecrübesini yaşadı. 28 kuruma dağılan 196 öğrenci ihtiyaç sahipleri için mutfakta yemek pişirip, dağıtım da yaptı; sosyal markette veya yardım kuruluşlarının merkezlerinde çalışıp koli hazırlayıp dağıtımını da yaptı, kreş ve ilkokuldaki çocuklarla vakit geçirip oyunlar oynayarak ablalık-abilik yaptı, huzurevinde şarkılar söyledi, engellilerle etkinlikler yaptı, barınaktaki hayvanları gezdirdi…Ve herşeyden önemlisi unutmayacağı anılar biriktirerek birçoğu yeniden görüşmek üzere sözleşti. 

Kurum listesi için BURAYA tıklayınız. 

 

İşte öğrencilerimizin kendi anlatımıyla deneyimleri ve Rehberlik Servisinin Notu…

Rehberlik Servisinin Notu

10. sınıf öğrencilerimize sunulan bu proje, okul ve aile dışında gerçekleştirdikleri sosyal sorumluluk deneyimlerin, bu yaş döneminde gelişimlerine yönelik bir önem taşıyan: sorumluluk sahibi olma ve kendini keşfetme kazanımları, bu doğrultuda otonomilerinin oluşumu için bir adım olmuştur.

Tüm öğrencilerimiz, anlaşmalı dayanışma kurumlarında, kuruluşların amaçlarını, hedefledikleri kitleler, kitlelerin ihtiyaçları, kuruluşların organizasyon ve kitlelere ulaşım planlamalarını keşfetmiş ve bilgi sahibi olmuşlardır. 

Süreç içerisinde öğrenciler, her bir yardım eylemlerinin bir parçası olmuş, kimsesiz veya farklı sosyo-ekonomik sınıflarda olan çocukların, özel gereksinimi olan çocuk ve gençlerin, beslenme-barınak-sağlık ihtiyaçları olan hayvanların veya sosyal paylaşımlara ihtiyacı olan geriatrik toplumların yanlarında olmuş, onları dinlemiş, bağ kurmuş ve ileriye dönük kendilerine yardım sunmanın önemine erişmişlerdir. 

Sivil toplum ruhunu kazanmaları, kendine ve başkalarına faydalı olmayı öğrenmek, insanın insana ihtiyacı olduğu bu yaşamda, öğrencilerimizin büyüme ve gelişme süreçlerine çok büyük katkı sağlamıştır.

Tüm öğrencilerimize, gönülden destek sundukları için ve sivil toplum ruhunun kendilerinde baştan, süreç içerisinde ve bundan sonrası için ekmeye devam edecekleri fidanlar için sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.

Öğrencilerimizin Değerli Paylaşımları:

“Ben hayatımda ilk kez bir sosyal sorumluluk projesinde bulundum ve 3 günüm de gayet güzel geçti. Gerçekten unutmayacağım 3 gün oldu. Bu projeyi özellikle bir huzurevinde gerçekleştirmekten de çok memnundum. Oraya giderken asıl amacımız orada kalan yaşlılara yalnız olmadıklarını hissettirmek, üç gün içinde olsa onlarla sohbet edip, keyifli vakit geçirmelerini sağlamaktı ve hem bizleri hem de onları rutin hayattan uzaklaştırmaktı. Huzurevindeki yaşlıların eski becerilerinde olmaması (örneğin; bazısı konuşamıyor, yürüyemiyor, bilinci yerinde değil) insanı üzse de onlara çok iyi bakan bir sürü hemşire olduğunu bilmek, orada mutsuz olmadıklarını görmek iyi hissettirdi.”  

D. H. 10A Balıklı Rum Huzurevi

“Bu üç günlük gönüllü deneyim, dezavantajlı bireylerin eğitim süreçlerine katkı sağlarken aynı zamanda benim için de sosyal sorumluluk bilincini artıran, empati yeteneğini geliştiren ve toplumsal duyarlılığımı güçlendiren önemli bir süreç oldu.

Öncelikle, özel gereksinimli bireylerle etkili iletişim kurma yöntemlerini deneyimleyerek öğrendim. Her bireyin farklı bir öğrenme yöntemi ve etkileşim şekli olduğunu gözlemleyerek, onlarla doğru şekilde iletişim kurabilmek adına esnek ve sabırlı olmanın gerekliliğini anladım.

Bununla birlikte, özel eğitim alanındaki uygulamalar hakkında bilgi edinme fırsatı yakaladım. Bu süreçte, bireylerin bağımsız yaşam becerilerini geliştirmeye yönelik etkinlikler tasarlamanın ve onların sosyalleşmesini desteklemenin önemini kavradım.”

E. E. 10B Tomurcuk Kooperatifi

“Bu deneyim sayesinde farklı yaşam tarzlarını ve aileleri görme fırsatım oldu. Şubeye gelenlerin çoğu maddi anlamda zorluk çeken ve çok düşük bir maaşla hayatlarını sürdürmeye çalışan insanlardı. Bu durum sayesinde insanların neler yaşadıklarını ve nasıl zorluklar altında olduklarını daha iyi gördüm. 

Şubede ilgilendiğimiz evrak ve belge yerleştirme, yenileme ve kontrol işlerini öğrendim ve konu hakkında daha iyi bilgiye sahip oldum.

İnsanlara kolilerle yardım ederek ülkede gerçekten yardıma ihtiyacı olan insanların çokluğunu görmüş oldum.”

E.Z. 10C Kızılay

“AİP Vakfı gibi bir kuruluşun faaliyetlerini incelediğimde, hem farklı bir dünyayı keşfetmek hem de gerçekliği daha iyi anlamak mümkün oldu. Çalışma alanı ve hedef kitlesi, genellikle pek düşünmediğimiz ya da göz ardı ettiğimiz bir gerçekliği gözler önüne seriyor ve insandaki empati yeteneğini geliştiriyor. AİP Vakfı’nın çalışmaları, sadece toplumsal yardım değil, aynı zamanda insanın ruhsal ve sosyal iyileşme sürecine dair derin bir anlayış geliştirmemi sağladı. Bu süreç, yalnızca yardımseverlik değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluk ve sürekli eğitim gerektiren bir alan.”

D.A – K.Ç – D.K. 10D Acil İhtiyaç Projesi Vakfı

“Bu projeye başlarken, çocuklarla vakit geçirmenin onlara iyi geleceğini düşünüyordum ancak süreç içinde asıl değişimin bende gerçekleştiğini fark ettim. Onların mutluluğunu gözlemlemek, en küçük şeylerden bile büyük bir sevinç duyduklarına tanık olmak benim için çok güzel bir deneyim oldu. İlk günlerde biraz çekingen olsalar da, zamanla güvenlerinin artması ve bizleri birer abi, abla gibi görmeye başlamaları inanılmaz bir duyguydu.

Bununla birlikte, projenin sadece duygusal değil, aynı zamanda somut katkıları da oldukça önemli. Düzenli olarak gerçekleştirilen etkinlikler sayesinde çocuklar kendilerini daha güvende hissediyor, sosyalleşme becerileri gelişiyor ve aidiyet duyguları güçleniyor. Uzun vadede ise bu tür gönüllü çalışmalar, çocuklara psikolojik açıdan destek sağlayarak onların eğitime ve geleceğe dair daha olumlu bir bakış açısı geliştirmelerine yardımcı oluyor.”

D.Ş. 10E Minik Kalpler

“Kişisel olarak, bu projenin kısa sürede bana birçok şey kattığını ve günlük hayatımda aslında unuttuğum bazı değerleri hatırlattığını düşünüyorum. Yardımlardan faydalanmak için gelen ihtiyaç sahipleriyle ve çocuk kulübüne gelen çocuklarla vakit geçirdiğimde aslında ne kadar şanslı olduğumu  hatırladım. Eğitim imkanım, fırsatlarım ve aslında maddi ve manevi olarak özgür olmanın ne kadar değerli olduğunu fark ettim. 

Objektif bir açıdan bu projenin değerlerini ele alacak olursam eğer, en büyük katkılarından biri içimizdeki yardımlaşma ve paylaşma duygusunu uyandırması oldu. Hepimiz ne kadar şanslı olduğumuzu hatırlayıp bizden daha az şanslı olan insanlara elimizden geldiğince destek olmaya çalıştık. Ek olarak yaptığımız bu yardımlar ile gelen mutluluk ve huzuru tattığımızda daha da çok paylaşmak istedik.”

B.E. 10-F Atlas Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği

“Bu deneyim, hayvan barınaklarının işleyişi hakkında bilmediğim pek çok şeyi öğrenmemi sağladı ve hayvanların yaşam koşullarının ne kadar önemli olduğunu fark ettim. Beykoz Barınağı’nda hayvanların serbestçe dolaşması, onların özgürlük içinde daha mutlu olduğunu gösterdi; buna karşılık, Kadıköy barınağında kafeslerde yaşayan hayvanları görmek, bu durumun onları hem fiziksel hem de psikolojik olarak nasıl etkilediğini anlamama neden oldu.”

E.A.P. 10G Beykoz ve Kadıköy Hayvan Barınağı

“Bu deneyim sayesinde gittiğim okuldaki çocukların gerçekliklerini daha iyi anlayabildim. Benim için oldukça normal olan şeyler onlar için bir yenilik olabiliyor. Mesela kantinden alınan bir gofret, kırtasiyeden alınan süslü bir kalem veya kitapçıdan alınan bir kitap bile onlar için büyük bir durum haline gelebiliyor. Bir bakımdan küçük şeylerle mutlu olmak deyişinin gerçek hayattaki haliler. Onların bu küçük şeylere olan heyecanlarını görmek bana hem ne kadar şanslı olduğumu hem de benim dışımdakilerin nasıl hayatlar yaşadığını hatırlattı. Herkesin benim kadar şanslı olmadığını bir kez daha anlamış oldum. Aynı zamanda bir hediyenin her zaman pahalı veya büyük olmaması gerektiğini de hatırladım.”

A.E. 10H Orbay İlköğretim Okulu

“Diğer birçok barınağın bulunduğu kötü şartlar ve hayvanlara edilen işkencelere karşı buradaki hayvan sevgisini ve insanların içten çabalarını görünce gerçekten bir şeylerin değişmesi gerektiğini fark ettim. Barınakların sanıldığı hatta çoğunlukla gerçek de olduğu gibi korkunç yerler değil burası gibi hayvanların sağlık ve mutluluğuna hizmet eden yerler haline gelmesi adına atılan adımlara destek olmak istiyorum.

Bugün olmasa da ileride bir yetişkin olunca elimden geldiğince bu alanda çalışmayı umuyorum.”

D.G. 10İ Yedikule Hayvan Barınağı

X