24 Mayıs 2021 tarihinde, Doç. Dr. Mahnaz Yiğit Lise 1 öğrencilerimizle buluştu.
Konu: Küresel Isınmaya dair geniş bir program!
Dünyamız Neden Isınıyor? Neden Buzullar Eriyor? Neden Topraklar Kuruyor? Neden Su Kıtlığı Her Geçen Gün Artıyor?
Bunlar sık sık sorduğumuz sorulardan bazıları. Hepimiz, hayatımızın bir kısmında, bu soruları kendi kendimize sormuşuzdur. Çünkü ufukta gün geçtikçe büyüyen bir tehdit var. Küresel iklim değişikliği. Bu problem çok önemli olmasına rağmen neden önlem almıyoruz? İşte bu yüzden dünyamız ısınıyor, bu yüzden buzullar eriyor, bu yüzden topraklar kuruyor ve bu yüzden su kıtlığı her geçen gün artıyor.
İklim Değişikliğinin Temel Sebebi…
İklim değişikliğinin temel sebebi, fosil yakıt kullanımına bağlı açığa çıkan karbondioksit gazıdır. Peki bu fosil yakıtlar nelerdir? Petrol, doğalgaz, kömür kısacası yenilenebilir olmayan enerji seçenekleridir. Peki neden yenilenebilir enerji kullanımını artımıyoruz? Örneğin, rüzgâr gülleri. Rüzgâr gülleri çevre kirliliğini en aza indiren yenilenebilir kaynaklardan biridir. Fakat niye yaygın değildir? Rüzgâr güllerini bir bakıma doğa kontrol eder. Rüzgâr yoksa enerji de yok demektir ve bu yüzden rüzgâr gülleri, çok fazla tercih edilen enerji üreticileri arasında yer almamaktadırlar. Başka bir örnek, güneş panelleri olabilir. Güneş panelleri pahalı ve bakımı zor bir enerji kaynağıdır. Bu yüzden, kullanımları çok yaygın değildir. İklim değişikliği sonucunda sadece insanlar değil, denizdeki ve karadaki hayvan ve bitki dostlarımız da etkilenir.
Bilim İnsanlarının Araştırmalarına 6 Derecelik Bir Sıcaklık Artışı Dünya Geri Dönülmesi İmkansız Problemlere Yol Açabilir.
Sadece 6 derecelik soğuma bir buzul çağına yol açıyorsa 6 derecelik ısınmanın sonuçlarını düşünmek bile istemeyiz. Araştırmalara göre buzullardan sadece 2 gün boyunca kopan bir parça New York şehrinin tam 1 yıllık su ihtiyacını karşılamaya yeter seviyede. Küresel ısınmanın olası sonuçlarını tasvir etmek için kullanılan sayıların büyüklüğü, dünyamızın ne denli ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğunu ortaya koymaktadır. Dünya 3 derece ısınırsa, hem kuzey hem de güney kutuplarında buzullar erir, Amazon ormanları kurur, Akdeniz ve Avrupa’yı kavurucu sıcaklar etkisi altına alır. Dünya 4 derece ısınırsa, okyanus suları yükselir. Örneğin, Mısır ve Venedik sular altında kalır. Mevcut kayıp oranıyla devam ederse 2035 yılında Himalayalar’da tatlı su ihtiyacını karşılayacak buzullar kalmayacak. Sadece 6 derece ısınmanın sonuçları ise artık geri dönülmeyecek sonuçlara sebebiyet verir.
Dünyamızı Korumayı Başaramadık
Biz gençler, henüz 15 yaşındayız, fakat bu sorun üzerine çok düşündük. Araştırmalar yapıp, bilgiler toplayıp çözümler üretmeye çalıştık. Yeri geldi konuşmalar yaptık, afişler tasarladık, yazılar yazdık, yeri geldi bizzat gidip temizlik ekiplerinde çalıştık. Bunların hepsi tabii ki gezegenimiz için çok faydalı etkinlikler, ancak böyle çalışmalar ne yazık ki az kişiye ulaşılabiliyor. Oysa, tüm insanlığın seferber olması gerekir, zira dünyamızla birlikte varız. Dünya olmazsa, biz de olmayız. Dikkatlice incelerseniz, kullandığımız her şeyin aslında doğa tarafından bize verildiğini görebilirsiniz. Ancak, onu korumak için gerekli özeni göstermezsek, doğa bize hiçbir şey veremez, doğal kaynaklar yok olur. Belki, bugün temiz bir çevrede biz güzel ve temiz bir dünyada yaşıyor olabiliriz, temiz su ve hava imkânımız olabilir fakat belki 50 yıl sonraki nesiller bizim kadar şanslı olmayabilirler.
Bizden Önceki Kuşaklar, Bize Bugünkü Gibi Bir Dünya Bıraktılar, Fakat Biz, Gelecek Kuşaklara Daha Temiz Bir Dünya Bırakmalıyız.
Doğaya karşı daha duyarlı olmalıyız. Her insan, çaba sarfedebilir ve kısa bir süre içinde büyük değişiklikler yapıp farkındalık yaratabilir. İşin özünde, hepimiz güçlerimizi birleştirip birlikte savaşmalıyız. Her ırktan, her yaştan, her renkten, dünyamızı korumak için birleşebilir. Herkes, bu yardıma katkıda bulunabilir. Yerdeki bir kağıt parçasını çöpe atmak, boş yere yanan ışıkları söndürmek, bu ay gereksiz harcamaları kesmek, fidan dikmek, hatta sadece evinde bir geri dönüşüm kutusu kullanmak bile bir çeşit, çevrenin korunmasına katkıda bulunmaktır.